05/01/2022

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine yanıt verdi




“Kimsenin sokağa çıkın diye bir çağrısı yok ama sokağa da çıkar insanlarımız. Anayasaca teminat altına alınmış temel hak ve hürriyetlerini kullanmak için de birilerinden izin alacak değiller”

 

 

(DP Basın Merkez- 05 Ocak 2022) Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret etti. Uysal, ülkenin can alıcı ve can yakıcı meselelerini konuşma imkanı bulduklarını ifade ederek ülkenin sistematik bir çöküş yaşadığını ifade etti. Uysal, iktidarı eleştirerek  "Demokrasi onların lehine işliyorsa kabulleri, aleyhine işliyorsa kabulleri değil " dedi.

 

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, beraberinde yer alan Genel Başkan Yardımcıları Osman Varol,  Ahmet Uyanık, Bülent Şahinalp ve Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt’tan oluşan heyet ile birlikte İYİ Parti Genel Merkezinde Genel Başkan Meral Akşener’i ziyaret ederek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

 

Uysal'ın kendilerini Demokrat Parti'nin 76. Kuruluş Yıldönümü dolayısıyla düzenlenecek toplantıya davet ettiğini belirten İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, görüşmede ayrıca Türkiye'nin ekonomik durumu ile dış ve iç politikadaki gelişmeleri değerlendirdiklerini söyledi.

 

Bir saat kadar süren görüşmenin ardından liderler, ortak bir basın açıklaması yaparak gazetecilerin sorularını da cevaplandırdılar.

 

“Demokrasinin en zor sınavı, seçimiyle karşı karşıyayız”

 

Genel Başkan Uysal, Türkiye’nin önümüzdeki seçimlerde demokrasi ve “Baas rejimi” arasında tercih yapacağını belirterek şunları dile getirdi:

 

“Dar bir rekabet alanına sıkışmış bir Türkiye siyaseti yok. Daha da derinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 80 yıllık varlığı adeta bir devri sabık muamelesine tutulmuş. Ele geçireceğiz diye çıkılan yolda bu ülkenin sistematik bir çöküş yaşadığı gerçeğiyle karşı karşıyayız. Dört nala bu ülke felakete gidiyor. İktidarın manyetiğinde olan kesimlerin, aklı iradesi felç edilmiş kesimin, ölürcesine savunmasına rağmen, Türkiye’de iktidarın bu gayretlerine rağmen, iktidarın hezeyanlarını 84 milyonun üzerinde deneme gayretlerinin Türkiye’de getirdiği yerin daha büyük felaketleri önümüzdeki günlerde yaşayacağımızı görüyoruz. Türkiye’nin önünde tarihi bir rota var. Demokrasinin en zor sınavı, seçimiyle karşı karşıyayız. Türkiye’nin önündeki seçim demokrasiden yana mı yoksa, Arap Baas’ı değimiz Baas rejiminin Türkiye’de daha da yerleşik hale geleceği güzergâh mı?”

 

“Sokağa çıkın çağrısı yok, ama sokağa da çıkar insanlarımız”

 

Genel Başkan Uysal, bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “Sokaklara döküleceklermiş, ya siz 15 Temmuz'u görmediniz mi? Cumhur İttifakı sizi gideceğiniz yere kadar süpürecektir” açıklamasına ilişkin  sorduğu soruyu şöyle cevaplandırdı:

 

 

“İki sebebi var. Biri yapısal, biri konjonktürel. Konjonktürel olan Gezi olaylarından itibaren Sayın Erdoğan’da, siyasi zihniyetlerinde travma var. Sokakta kitlelerin kendilerine karşı itiraz gerçekleştireceği endişeleri var. İkinci boyutu ise çok daha temel bir anlayış. Tağut rejimi diyerek, demokrasiye küfür rejimi diyerek, dünden bugüne anlamlandırmış, propagandasını yapmış bir zihni kalıba sahipler. Bugün geldiğimiz noktada demokrasiyi konjonktürel program alarak uyguladıklarını gördük. Demokrasi onların lehine işliyorsa kabulleri, aleyhine işliyorsa kabulleri değil.

 

Kimsenin sokağa çıkın diye bir çağrısı yok ama sokağa da çıkar insanlarımız. Anayasaca teminat altına alınmış temel hak ve hürriyetlerini kullanmak için de birilerinden izin alacak değiller. İktidarın söyleyecek sözü kalmaması dolayısıyla kitleleri kontrollü şekilde sokağa çıksın, elimize aldığımız yargı başta olmak üzere kolluk gücüyle beraber on parmaklarında on kara, söyleyecek söz bittiğinde FETÖ’cülükten PKK’lığa. Bu tür ithamlarla kriminalize ederek bu işin içinden çıkalım… İktidarın bu yanlış tutum ve davranışlarına, hele hele bu dilin Cumhurbaşkanına yakışmadığı ve bu ülkenin bu kadar kötülüğü hak etmediği kanaatindeyim.”