Belediye Başkanı Tekin Bayram, Yalvaç’ı Marka Yaptı..
29 Mayıs 2013 Çarşamba
Yalvaç Belediyesi Hürriyet Gazetesi Seyahat ekinde yer aldı ve “Türkiye’deki dokuz ‘Sakin Şehir’den biri. ‘Zamanda yolculuk’ bu ilçeye yakışan bir slogan aslında. Hem tarihin izinde, hem içinde, hem de kıyısındasınız.” denildi.
(DP
Basın Merkezi- 29 Mayıs 2013)- Belediye Başkanı Tekin Bayram’ın başarılı
çalışmalarıyla Türkiye gündeminde kalmayı başaran “Sakin Şehir”, Isparta’nın
Yalvaç ilçesi, Hürriyet Gazetesi seyahat
ekinde yer aldı.
“Bir
günde beş bin yılı solumak” başlığı ile
verilen ve gezginler için önemli bir başvuru kaynağı olan seyahat ekinde yer
alan Yalvaç, Yalvaç Evleri, Mahalle Taş Fırınları, 8 asırlık Çınar ağacıyla
Çınaraltı Meydanı ve Renkli Pazar Yerler; Yoğurt Pazarı, Sebze Pazarı ve Buğday
Pazarı’ndan bahsediliyor.
19-21 Nisan 2013 tarihleri arasında
Yalvaç’ın ev sahipliğinde yapılan “Sakin Şehir Türkiye” toplantısına katılan
Ayfer Yavi’nin Yalvaç’la ilgili izlenimleri şöyle:
“Sıcakların etkisiyle Isparta’da gül hasatı
bu yıl erken başladı. Bir ay boyunca bahçeler renklenecek, imbikler kaynayacak,
her yer gül kokacak. Hasat döneminde antik Psidia’nın ve gülcülüğün başkenti
Yalvaç’a yapacağınız gezide bu geleneğe ve beş bin yıllık tarihe tanıklık
edebilirsiniz.”
Mayıs’ta Isparta’nın yüzünde güller açar.
Türkiye’nin gül bahçesi, dünya gülyağı üretiminin yüzde 60’ını karşılıyor tek
başına. Yer gök pespembe Isparta gülü. Parfümden kreme, lokumundan reçele,
dondurmasından güllü muhallebisine yüzlerce ürüne dönüşmüş mahir ellerde. Şehir
mis gibi gül kokar bu ay. Gül bahçelerinde, sabahın erken saatlerinde gül
kokusunu kaybetmeden yapılan hasata katılabilir, gülhanelerde imbiklerinde
buhardan geçirilen güllerin nasıl kıymetli gülyağına dönüştüğünü
izleyebilirsiniz.
Gül kokularını soluyarak Isparta
Otogarı’ndan Yalvaç minibüslerine binin. Kentin kuzeydoğusuna doğru 105
kilometrelik yolu bir solukta bitireceksiniz. 20 dakika sonra yedi renkli göl
Eğirdir karşılayacak sizi. Doğanın güzelliklerine hayran kalacaksınız. Yalvaç’a
varana kadar elma, meyve bahçeleri sizi yolculayacak. Hoyran Gölü’ne kıyısı
olan, Sultan Dağları eteklerindeki Yalvaç, karşılayacak yolcularını.
Belediye Başkanı Tekin Bayram marka yapmış
ilçeyi. Türkiye’deki dokuz ‘Sakin Şehir’den biri. ‘Zamanda yolculuk’ bu ilçeye
yakışan bir slogan aslında. Hem tarihin izinde, hem içinde, hem de
kıyısındasınız. Belediye binasının karşısında ‘Kendini Anlatan Meydan’dan
başlayın gezinize, bolca bilgi edinin hakkında.
Tarihsel yolculuğu Geç Neolitik Çağ
buluntularına dayansa da bugünkü antik yerleşim MÖ 300-280 yılları arasında
Seleukos I ve oğlu Antiochos tarafından kurulmuş. St. Paul’un Anadolu’ya
yaptığı üç seyahatinde Antiocheia’ya uğraması Psidia’nın başkentinin
Hıristiyanlık alemi için önemli yere sahip olduğunu göstermekte. Yalvaç’a adını
veren Oğuz Türk oymaklarından Salur kolu. Topkapı Sarayı Müzesinde korunan
Yalvaç Bey minyatürü şehrin simgelerinden.
Tarihi evler restorasyonda..
Çınaraltı mevkii kasabanın göbeğinde. 800
yıllık abideleşmiş ulu çınar Selçuklular zamanında dikilmiş. Etrafında dizi
dizi kahvehaneler var. Sade kahveniz kulpsuz fincanda geliyor, orta ya da
şekerlisi “zenne” tabir ediliyor, fincanınız kulplu. Yani “kahvenin hası sade
içilir” diyor Yalvaçlılar. 14’üncü yüzyıldan kalma Devlethan Camii ilçe
merkezinde. Duvarlarının yapımında Antiochia’dan getirilen mermer işlemeli
bloklar, yazıtlar kullanılmış. Osmanlı bedestenleri merkezde. Yalvaç Müzesi
fosil buluntuları, sikkeler, heykeller, mühür, madalyalar ve etnografya salonu
ile 26 bin esere ev sahipliği yapmakta. Osmanlı ve Cumhuriyetin ilk yıllarından
kalan kerpiç ve ahşap malzemeyle inşa edilmiş Yalvaç evleri belediyenin
çabalarıyla ayağa kaldırılmaya başlanmış. Abacılar, Debbahlar, Müderrisler gibi
26 mahalle var ilçede. Kaşyukarı Mahallesi’nde Traşzade Konağı etnoğrafya
müzesi gibi. Yalvaç kadınlarının katkılarıyla oluşturulmuş iç mekanlardaki
geleneksel eşyalar. Kimi odada asırlık bir gelinlik kimi sofada bakır kaymak
leğeni karşılayacak sizi. Her odada bir ocak, ocağın yanında “döner oyma
“denilen banyo, yüklük, lambalık sade ahşap oyma işçiliğini sergiliyor.
20 taş
fırın restore edildi
Taş fırınlarda ekmek yapılması, önemli bir
gelenek. Bu kültürün yaşatılması adına 20 fırın, üzerlerinde kadınların oturma
salonu olan binalarıyla, belediye tarafından yenilenmiş. Kadınlar evde
hazırlayıp getirdikleri malzemelerle hamur işleri, ekmekler pişiriyorlar imece
usulü. 15 ekmek karşılığında bir ekmek fırıncıya veriliyor. Mahallelinin
kaynaşması, kültürünü koruması esas alınmış. Her mahalledeki sanat evleri,
zanaat ve el işleri öğrenmek isteyenlere açık. Böylece marifetlerini geliştirip
hediyelik eşya üretip satıyorlar.
Hacı Eyüp Evi Pansiyonu, Geleneksel Yemek
Evi onarılmış. Osmanlı Hamamı restorasyonda pek yakında hayat bulacak, turizmin
hizmetine açılacak. Unutulmaya yüz tutan el sanatları yaşatılıyor Yalvaç’ta.
Keçecilik, dericilik, demircilik, semercilik, minyatür at arabası… ÇEKÜL’ün
Keçe Evi bu sanatın yaşatılmasına adanmış. Eski Sanayi’deki Keçeci Gencer
Kondal, karşı dükkanda minyatür at araba yapımcısı Yaşar Amca’yı ziyaret edin.
Tabakhane Çarşısı’nda Şehzade Deri el yapımı çanta, kemer, hediyelik eşya
imalathanesi, uğramadan geçmeyin.
Pazar
kurulunca hayat hareketleniyor
Pazartesi günleri Yalvaç’ta kurulan pazar
yerel ürünlerin menbaı. Saat 09.00’da belediye hoparlöründen okunan “Pazar Duası” ile başlıyor alışveriş.
Asırlık pazar Belediye Binası’nın yanından başlıyor, zeytin, yumurta, çiçek,
tuhafiye, kuruyemiş standlarıyla yayılıyor caddelere.
Yoğurt Pazarı eski halin içinde.
Şanslıysanız Salurlar mahallesinden gelen manda kaymağını bulursanız, keyfinize
diyecek olmaz. Tahıl Pazarı’nda Ümmühan Abla’nın yerinde patatesli börek,
hamursuzu tadın. Burada hububat şilikle (1 şilik=8 kilo) satılıyor. Açık Köylü
Pazarı otogar yakınında. Yakınındaki Kapalı Pazar ise Antalya, Denizli gibi
civar illerden gelen üreticilere, satıcılara ayrılmış. Kapalı pazarın arka
bölümü balıkçılar, dökmüşler Eğirdir sazanını, levreğini tablalarına. Bu
coğrafyanın üretkenliği, verimliliğini yaşamak adına pazartesi günü ilçede
olmak her şeye değer bence. Pazarla şenlenen kasabada “Selin Kebap”, “Sultan
Sofrası” pastırmalı keşkek, katmer, hamursuz, kesmik baklavası, Yalvaç güllacı
gibi yerel yemeklerin tadımlanacağı güzel lokantalardan.
Psidia Antiokhia
En parlak dönemini Roma egemenliğinde
yaşayan kent, Yalvaç’ın Kuzeydoğusundaki tepeye yayılmış. 1924’de Atatürk’ün
izniyle ABD’den arkeologlar kazıya başlamış, çalışmalar hâlâ sürüyor. Ortaya 12
metrelik Batı Kapısı, 15 bin kişilik tiyatro, Tiberius Alanı, Anıtsal Giriş,
doğal kayaya oyulmuş yarım ay şekilli Augustus Tapınağı, çeşme, kemer,
bazilikalar çıkmış. St.Paulus Kilisesi en önemli yapılarından. Aziz Paul kente
üç kez gelmiş, vaaz vermiş. Kentin baş tanrısı Men adına yapılmış kutsal alan
Yalvaç’a 5 kilometre
uzaklıkta 1600 metre
yükseklikte, Germen Korusu’nda.”
Kaynak ( DP )